Bir Seyyahın Sözleri

Evet, o seyyah benim. Uzun süre ''ya ne seyyahı ya, o kadar gezen var'' diyordum. Ama şimdi dönüp bakınca kıvançla ''evet, ben seyyahım'' diyebiliyorum.

Bunu söylerken gittiğim ülke sayısını baz alarak söylemiyorum. Seyahat tarzımı baz alarak söylüyorum.

Hiçbir zaman otellerde kalmaktan haz etmemiştim. 4-5 sene öncesine kadar da hostellerde kalıyor ve bundan çok keyif alıyordum. Bir sürü yabancıyla bir arada, keyifli bir ortamda, sosyalleşerek kalıyorduk.

Fakat 4-5 sene önce hayatıma yeni bir olgu girdi. Couchsurfing.

Bilmeyenler için, Couchsurfing seyahatlerinizde kullanabileceğiniz ve gittiğiniz yerde yaşayan insanların evinde kalabileceğiniz bir uygulama. Bunu Airbnb gibi konaklama uygulamalarıyla karıştırmayın ama. Daha çok gittiğiniz bir yerde arkadaşınızda kalıyormuş gibi düşünün. Detaylı bakmanızı öneririm.

Couchsurfing'i kullandığımdan beri, hemen hemen hiç hostelde kalmadım. Her gittiğim yerde orada yaşayan bir yerel insan ile (ya da orada yaşayan bir yabancı ile) kaldım. Bu platformu kullanan insanlarda benzer erdemlerde oldukları için (seyahat eden, modern, açık görüşlü insanlar) her gittiğim yerde evde hissettim. Gittiğim yerin kültürünü yaşayanından dinledim. Çok lüks evlerde de kaldım, çok kırık dökük yerlerde de kaldım. Havuzu olan evde de kaldım, tahtakurularının beni yiyip bitirdiği evlerde de.

Ama bir şey baki kaldı. Hayatım boyunca unutamayacağım anılar ve inanılmaz arkadaşlıklar biriktirdim. Ve biriktirmeye de devam ediyorum.

Seyahat etmek çantanı alıp bir yerlere gitmekten çok daha öte. Dünyayı sonsuza kadar keşfedebiliriz, ama bu esnada kendimizi keşfetmeye vakit ayırmazsak, çok bir anlamı kalmaz.

Macchu Picchu'da, çimenlerde oturup bu harika yapıyı izlerken, eğer geçmişimizle ilgili bir şeyi kafamıza takıyor ya da gelecekte olabilecek bir şeyden dolayı endişeleniyorsak, o zaman gerçekten gezmiş sayılmayız. Gittiğimiz yerleri tüm duyularımızla, anda kalarak özümsüyorsak, işte o zaman geziyoruzdur.

Seyahatin bana kattığı en güzel şeylerden biri de aslında, dünyayı keşfettikçe kendimi de keşfetmek. Hep kendinin daha iyi bir versiyonunu yaratmaya çalışan ve çevresine katkı sağlayan bir insana dönüşmek. Her gün biraz daha, biraz daha.

Ömrümün sonuna dek.

Umarım bu kitap sizin de kendinizi keşfetme yolculuğunda size ilham olur.

Sevgiler, iyi ki varsınız.

Perçin İmrek.

Not: Dünyanın Yerlisi 1 kitabım 2017'de basılmıştı ve 2006'dan beri yazdığım yazılar içindeydi. Aynı anda basılan Dünyanın Yerlisi 2 ve 3 kitapları 2017'den sonraki seyahatlerimde yazdıklarımdan çıkmıştır. Tek kitaba sığmayacağını fark edince, iki ayrı kitap olarak basmaya karar verdik.

İyi okumalar :)